İlk Sefer: I. Serhas (M.Ö. 480)
Milattan Önce 480’de I. Serhas’ın (Kserkses, Xerxes) Thermopylae Muharebesi’ndeki galibiyetinden sonra Boeotia’nın tamamı Ahameniş ordusunun idaresi altına geçti. Serhas’a karşı direnen iki şehir, Tespiae ve Plataea, ele geçirildi ve yıkıp yerle bir edildi. Attika tamamen saldırıya açık duruma geldi ve böylelikle Atina’nın geri kalan tüm popülasyonu, Birlik donanmasının yardımı ile Salamis adasına tahliye edildi. Peloponez Birlikleri bir duvar inşası ile Korint Kıstağı boyunca bir savunma hattı hazırladılar ve Megara’dan başlayan yolu kaldırıp Perslerin Atina’ya ulaşmasını engellemeyi amaçladılar.
Atina M.Ö. 480’de ilk kez düştü. Kendini siper eden az sayıdaki Atinalılar neticede mağlup edildiler ve Serhas daha sonra Atina’nın yakılmasını emretti. Akropolis yerle bir edildi ve Eski Athena Tapınağı ile Eski Parthenon yok edildi.
“Açtıkları kapılara varan ilk Persler, yalvaran insanları katlettiler ve tüm Atinalıları yere serdikten sonra tapınağı yağmalayıp tüm akropolisi yaktılar.” — Herodotus VIII, 53
Ayrıca Serhas, “Tiran Katilleri” olarak adlandırılan Aristogeiton ve Harmodius bronz heykeli gibi bir çok heykeli Ahameniş başkenti Susa’ya götürdü. Tiran Katilleri heykeli neyse ki bundan iki yüzyıl sonra Büyük İskender tarafından geri alındı.
Serhas, Eylül ayında, Salamis Deniz Muharebesi’nde donanmasının büyük bir kısmını Yunanlara kaybetti. Perslerin donanma üstünlüğü kaybolunca Serhas’ı Yunanların Çanakkale Boğazı’na gidip duba köprüyü yok etmesi korkusu sardı. Herodotus’a göre Pers general Mardonius özenle seçilmiş bir ordu ile Yunanistan’da kalıp fethe devam etmeye gönüllü oldu ve Serhas’a ordunun çoğunluğu ile Asya’ya geri çekilmesini önerdi. Mardonius kışı Boeotia ve Tesalya’da geçirdi ve tüm Pers ordusu Attika’yı terk etti.
Bazı Atinalılar böylelikle yakılan şehirlerine kış için geri dönebildiler. M.Ö. 479 yılının Haziran ayında Mardonius’un ikinci saldırısı karşısında tekrar tahliye edeceklerdi.
İkinci Sefer: Mardonius (M.Ö. 479)
Mardonius, Pers ordusunun geri kalanı ile kuzey Yunanistan’da kaldı. Özellikle Ölümsüzler, Medler, İskitler (Sakalar), Baktriyalılar, Hintler gibi en iyi orduları seçti. Herodotus, Mardonius’un ordu yapısını başlıca şöyle açıklıyor:
“Mardonios ordu içerisinde seçmelerini yaptı; en başta (şefleri Hydarnes dışında) Ölümsüzler kolordusunun tümünü aldı. (Hydarnes, kraldan ayrılmayacağını bildirmişti.) Sonra öbür Persler arasından zırh giyenler ve seçme bin atlı, sonra Med’leri, Sakaları, Baktriyalıları ve Hintleri yaya ve atlı hepsini aldı; müttefiklerin geri kalanlarından yalnız gösterişli olanları ve daha önce başarılarıyla gözüne çarpmış olanları seçti, ayırdı. En kuvvetli birlik Perslerinkiydi; güzel askerlerdi, kolyeler,bilezikler takınmışlardı. İkinci olarak Med’ler geliyorlardı; bunlar da Perslerden daha az değildiler, ama Perslerle bir tutulamazlardı. Toplam, atlılarla birlikte, üç yüz bin kişiyi buluyordu.” — Herodotus VIII, 113
Mardonius Tesalya’da kaldı çünkü biliyordu ki Birlik, Peloponez dışına ordu göndermeyi reddetmişken Kıstak’a yapılacak bir saldırı yersiz olurdu.
Mardonius çıkmazı ortadan kaldırmak için harekete geçti. O zamanlar Ahameniş İmparatorluğu’nun bir satrapı olan Makedon I. Alexander’ı aracı olarak kullanarak Atinalılara özerklik ve toprak genişlemesi ile birlikte barış teklif ettiler. (Amaçları Atina donanmasını Birlik kuvvetlerinden ayırmaktı.) Atinalılar bunu reddettiler. Atina daha sonra tekrar tahliye edildi ve Persler güneye yürüyüp tekrar ele geçirdiler.
Mardonius şehre çok daha kapsamlı bir yıkım getirdi ve bazı yazarlar şehrin ikinci seferde tam anlamıyla yıkıp yerle bir edildiği kanısına vardılar. Herodotus, görüşmeler bittikten sonrasını böyle açıklıyor:
“(Mardonius) Atina’yı yaktı ve ayakta kalan duvar, tapınak önüne gelen artık ayakta kalan ne varsa tamamen devirip yok etti.” — Herodotus XI, 13
Kaynakça : http://www.tarihtensayfalar.com